Yeşil Mavi

Burhan Müküs-Anılar

Tayin

Yıllar önce Van Atatürk Lisesi’nde Müdür Baş Yardımcısıyım. Yeğenim Ayşegül, Mersin’in Erdemli ilçesinde bir okula ana sınıfı öğretmenliğine başlamış. Annesi ve babası Van’da oturuyorlar. Ayşegül, çalıştığı yerden çok memnun değil, Van’a tayin olmak istiyor. Ama işin olması çok zor. Hatta mümkün değil. En az iki yıl orada kalması lazım. Abim, bu konuda benim bir şeyler yapabileceğimi sanıyor. Onun ısrarı üzerine Ankara’ya tayin için -boş bir ümit olsa bile- gitmek zorundayım. Nasıl yapacağımı da karar kara düşünüyorum. Gitmeden önceki gün çarşıda gezerken ilkokul müfettişi olan bir arkadaşımla karşılaştım. Bana “Hayırdır, ne düşünüyorsun öyle?” dedi. Ben de durumu anlattım, yarın Ankara’ya gideceğimi söyledim. “Düşündüğün şeye bak! İlköğretim Genel Müdürü, benim can dostum. Bir mektup yazayım, al götür, tayinini yaptır getir!” dedi. Çok sevindim, “tamam” dedim.

Gerçekten de ertesi gün Ankara’ya gittim ve sabahleyin mektubu kaptığım gibi İlköğretim Genel Müdürlüğü katında kendimi buldum. Çok heyecanlıyım. Bir dosttan mektupla gelmişim. Genel Müdür’ün odası boşalınca, bir gururla odaya daldım. Hemen maruzatımı aktardım, mektubu takdim ettim. Adam mektubu aldı, okudu, okudu, okudu. Okudukça çıldırdı, bağırmaya başladı: “Bu mektubu bu şerefsiz herif hangi hakla yazıyor?  Bu nerenin itidir? Bu O…..pu çocuğunun ben anasını avradını ……..m. Şerefsizim sade bir vatandaş olarak gelmek varken bu it köpeğin kağıt parçasıyla geliyorsunuz” dedi. Daha önce hiç duymadığım bir sürü küfür daha söyleyip mektubu da parça parça ettikten sonra gayet sert bir şekilde çöp sepetine vurdu. “Çık!” dedi. Geri geri çıktım…

Erdemli – Kız Kalesi

Beynimden vurulmuşa döndüm, bir damla kan kalmamış damarlarımda. Bir sigara içtim. Biraz sakinleştim. Sonra tekrar gittim ama yine de çok kızgınım. Bir cesaret girdim içeri. “Sayın Genel Müdürüm, sade bir vatandaş olarak geldim. Bir tayin sorunum var. Yardımınızı rica edebilir miyim?” dedim. Ama adam hala çok kızgın. Yanındaki telefona sarıldı. Karşısındakine “Size bir arkadaş gönderiyorum.  Ne emri varsa hemen yapın!” dedi. Söylediği yere gittim, ilgilendiler, işleri tamamlayarak tayini yaptılar. Kararnameyi aldım. Çok mutlu bir şekilde Van’a döndüm. Ertesi gün çarşıda dolaşırken mektubun sahibi olan arkadaşımla karşılaştık. Bana “Ne oldu işin Burhan Hoca, yeğenin tayin oldu mu?” diye sordu. “Evet” dedim, “çok teşekkür ederim”. “Mektuba çok memnun oldu, tayini hemen yaptı. Çok selam söyledi. ‘Bizi ihmal etmesin’ dedi” dedim. Yeniden çok teşekkür ederek yanından ayrıldım.

Van Kalesi’nden Görüntü

100% LikesVS
0% Dislikes

Leave a Reply