Merhaba sevgili okurlar,
Bir önceki yazımızda da belittiğimiz gibi bu yazımızın konusu, kampa yeni başlayacaklar için ilk önce neleri almaları gerektiği olacak.
“Ben de Kamp Yapmak İstiyorum” başlıklı yazımızdan hatırlayacağınız üzere ilk kamp deneyiminizi yaşamış ve bu işten keyif almış olduğunuzu düşünerek bu konuya giriyorum. Umarım sizler için faydalı bir içerik olur ve yine umarım rahat edebileceğiniz kamp malzemelerini bulmanızda size yardımcı olabilirim.
Evet. Kampa gittiniz; doğada olmaktan, kamp hayatından ve kampçılıktan gerçekten keyif aldığını fark ettiniz.
“Şimdi hangi malzemeleri almalıyım?” konusuna geldi sıra.
Burada da sorular yine art arda gelecektir.
1- Yapacağınız kamp hangi mevsimde olacak?
2- Kış kampı mı size daha yakın görünüyor yoksa yaz kampı mı?
3- Yaylada mı olmayı tercih edersiz, yoksa bir deniz kenarında mı?
4- Fazla üşüyenlerden misiniz yoksa sıcak basanlardan mı?
“Bunca soru ne adına soruluyor? Kamp, kamptır işte.” demeyin sakın. Çünkü her mevsimin ayrı bir malzemesi bulunur.
Örnek verecek olursak: -20 derecelik bir uyku tulumuna sahipseniz, bu tulum ile yaz aylarında sahil kenarında konaklayamazsınız.
Ya da tam tersi: +5 derecelik bir tuluma sahipseniz bu tulumla sonbahar ve kış aylarında yayla ve ormanlarda geceyi geçiremezsiniz.
Birincisi size sauna etkisi yapıp yaz günü isilik olma ihtimalinizi artıracaktır. İkincisi ise buzdolabı içinde uyumaya çalışıyormuş gibi sizi soğuktan uyuyamayacak bir hale getirecektir ki bunu da hiç kimse istemez.
İşte tam da bu yüzden hangi mevsimde kamp yapmak istediğiniz burada fazlasıyla önem kazanıyor…
O halde uyku tulumları ile başlayalım…
Nedir bu uyku tulumu dediğimiz olay? Bir battaniye götürsek olmaz mı?
Hayır, olmaz! Uyku tulumu, vücudumuzun ısısı ile tulumun içinde hapsedilen havayı ısıtarak vücut sıcaklığımızı korumak amacı ile yapılmış ve geceyi rahat geçirmemizi sağlayan outdoor (dış mekan) tekstil ürünleridir. Ve sizleri bir battaniyeden çok daha sıcak tutacağından emin olabilirsiniz.
Tulumlar kendi aralarında Dikdörtgen veya Mumya tipi olarak ayrılırlar. Dikdörtgen olanlar genelde yazlık uyku tulumları olup, içinde sizin rahat edebileceğiniz bir ortamı sunarken mumya şeklinde olanlar ise ısıyı içeride tutarak geceyi çok daha sıcak ve konforlu geçirmenize olanak tanırlar.
Peki uyku tulumumuzu şekline göre mi alacağız?
Cevap, elbette ki Hayır.
Tulumlar şekillerine göre ayrıldığı gibi dolgu malzemesine göre de ayrılıklar gösterir. Bunların başında sentetik elyaf dolgulu tulumlar ve kaz tüyü dolgulu tulumlar gelir. Aşırı iklim koşullarında ve yüksek irtifada kamp yapmayacağınızı düşünerek biz sentetik dolgulu tulumlardan bahsedelim ve işinize en çok yarayacak tulumu bulmanıza yardımcı olalım o halde.
Bilindiği üzere kadın ve erkek vücüt sıcaklıkları biyolojik olarak farklıdır. Yaklaşık olarak benzer kilolara sahip olan kadınla erkek arasında genel olarak kadınlar, ısı üretmek için daha az kas kütlesine sahipken, erkeklere oranla, cilt ve kas arasında daha fazla yağ dokusuna da sahiptir. Bu nedenle kadınların cildi, kan damarlarından biraz daha uzakta konumlandığı için aynı hava durumunu erkeklerden daha soğuk hissedilebilirler. Bir diğer farklılık ise, kadınların erkeklere kıyasla daha düşük metabolik hıza sahip olmalarıdır. Bu durum, soğuğa maruz kaldıkları sırada ısı üretebilme kapasitelerini de azaltmaktadır.
Yani bir erkek +5 derecede üşüyorsa, kadın +10 derecede üşümeye başlayacaktır diyebiliriz.
Buna göre uyku tulumlarınızı gidilecek olan yerin hava durumunu göz önünde bulundurarak seçmeli, sizi üşütecek diğer dış etkenleri (yorgunluk, açlık, alkol, yaş, kondisyon ve sıvı alımı gibi) ve detayları da hesaba katarak almalısınız.
Peki kadınsanız hangi tulum, erkekseniz hangi tulum alınmalı?
Burada da öncelikle Avrupa standartları devreye giriyor.
Yani Avrupa’da satılan uyku tulumlarında bulunan EN13537 sertifikasının sizin aldığınız tulumda da olması gerekiyor ki üzerinde bulunan derecelerden emin olun ve gecenizi rahat bir şekilde geçirin.
Kadın ya da erkek fark etmeksizin siz kendi bünyenizi bilir, kaç derecede üşüyeceğinizi ön görürseniz, ona göre bir tulum seçmek çok daha kolay olacaktır.
Bu gördüğünüz derecelendirme tablosu, uyku tulumunuzda bulunan bir tablodur.
Peki bu neyi ifade eder bizlere?
Üst limit (Tmax)
Standart bir insanın bir uyku tulumu içinde aşırı derecede terlemeden uyuyabileceği ısı değerini gösterir.
Konfor (Tcomfort)
Standart bir insanın, uyku tulumu içinde rahat ve konforlu bir biçimde uyuyabileceği ısı değerini gösterir.
Alt limit (Tlimit)
Standart bir insanın, ortalama sekiz saat boyunca, cenin pozisyonu tabir edilen kıvrık vücut formu ile uyanmadan uyuyabileceği ısı değerini gösterir.
Extrem (Textreme)
Standart bir insanın, vücut ısısı 35 derecenin altına düşmeden (yani hipotermi tehlikesi olmadan) ortalama altı saat uyuyabileceği ısı değerini gösterir. Bu ısı değerinde bölgesel donma riski de oluşabilir, dikkatli olmakta fayda vardır.
Kadın ve erkek metabolizması arasında en az beş derece olduğuna göre gidilecek yerin hava durumunu da bilerek, tulumun üzerinde yazan konfor derecesine bakıp hangi uyku tulumunu alabileceğimiz ortaya çıkar aslında.
Tulum konusunda bir anlaşmaya vardıysak eğer geçelim ikinci önemli konuya; yani Mat’a.
Nedir bu mat’ın olayı? Yoga matı ile gitsek olmaz mı?
Ne yazık ki cevabım buna da Hayır.
Mat dediğimiz olay sizin zeminle olan temasınızı kesmek, yerden soğuk almadan uyku tulumu içerisinde oluşan ısıyı yine size iletmek üzere tasarlanıp yapılmış malzemelerdir. Yani hem sizin konforunuz hem de sıcak kalmanız adına önemli unsurlardır.
Matlar da kendi aralarında üçe ayrılırlar. Şişme matlar, köpük hücre matlar ve kendinden şişen matlar.
Şişme matlar, yanlarında elektrikli ya da pilli bir pompa ile satılır ve sırt çantasında taşımak için pek de elverişli olmayan, ağır matlardır.
(Aracınızla kamp alanına kadar gidiyorsanız o ayrı tabi.)
Köpük hücre matlar; her yerde bulunabilir, hafif, konforlu ve fiyat olarak da uygun ürünlerdir.
Özellikle kampa sırt çantanızla gidiyorsanız; çantanızın önüne, üstüne veya yanına rahatlıkla asılabilir malzemelerdir.
Kendinden şişen matlar ise matın üzerinde bulunan bir valf sayesinde kendi kendine şişen, söndürebilmek adına sizin gayretinize ihtiyaç duyan çok daha konforlu, sıcak, çantanızda rahatça taşıyabileceğiniz fakat fiyatları açısından biraz daha pahalı ürünlerdir. Bu tür matları sivri objelerle yan yana bulundurmamakta fayda vardır.
Son dönemde pek çok kamp sevdalısından duyar oldum.
Ev tipi şişme yatak aldım, kampta çok rahat ediyorum, diye.
Hata! Büyük hata, arkadaşlar! Şişme yataklar o an için size rahatmış gibi görünebilirler ancak içlerinde bulunan geniş hava kanalları sayesinde gece boyunca zemindeki soğuğu içine çeker ve uyku tulumunuz ne kadar iyi olursa olsun, uykuda üşümenize neden olur. Bu yatakları şişme matlarla kıyaslamayın bile. Çünkü matların iç yapıları oldukça farklıdır ve asla aynı görevi görmezler. Bu tarz yataklara para verip kendinize ağırlık yapacağınıza şişme bir mat alın, hem rahat edersiniz hem de üşümezsiniz. Garantisini ben veriyorum.
Mat konusunu da çözdüysek gelelim doğadaki evimize yani çadırımıza.
Çadırlar da diğer malzemelerde olduğu gibi mevsimlik, 3mevsim, 4mevsim ve 5mevsim olarak ayrılırlar.
Bunun yanı sıra tek kişilik, çift kişilik, üç kişilik 4-5-6 ve üzeri kişilikler diye yukarıya doğru çıkarlar.
“Bilinen dört mevsim varken bu beş mevsim de neyin nesi?” dediğinizi duyar gibiyim.
Bu çadırlar, yılın her mevsimi kullanılabileceği gibi aşırı soğuk ve dağcılık faaliyetlerinde de kullanılabilen ve size her türlü hava şartında koruma sağlayan çadırlar olarak bilinir. Fiyatları biraz üst segmenttir ama sizi de asla yarı yolda bırakmayan ekipmanlardır.
Ben her mevsimin tadını çıkarmak istiyorum her mevsim Kamp atmak istiyorum derseniz 5mevsim diye tabir edilen çadırlardan mutlaka edinmelisiniz.
Yok, ben sadece yaz aylarında kamp yapmak istiyorum derseniz de, onca parayı bir çadıra yatırmanın hiçbir mantığı olmaz derim. Özellikle Outdoor sporların ülkemizde olan zincir marketlerine gidip kendinize uygun bir tanesini edinmenin çok daha sağlıklı olacağını söyleyebilirim.
Bu arada çadırın hangi mevsime uygun olacağı kadar kaç kişilik olduğu da önemlidir. Eğer tek başınıza kamp atacaksanız üç ya da dört kişilik çadırlar size ağırlıktan başka bir şey katmaz. İki kişi ya da üç kişilik çadırlara bakmak da, elbette ki sizin tercihize kalmış bir konu…
Bu arada internet alışveriş sitelerinde çok daha ucuza satılan ürünlere sakın yönelmeyin. Bu çadırlar ya ilk kurulumda elinizde kalırlar ya gece içeride nem yapıp sabah ıslanmış olarak kalkarsınız ya da tek bir sefer kullanıp paranızı çöpe atarsınız.
Doğada kalacağımız evimizi de ayarladıysak sıra geldi bunları nasıl taşıyacağımıza.
Yukarıda saydığımız bu malzemeleri, kişisel eşyalarınızla birlikte en 75L’lik (75 Litrelik) bir sırt çantası ile taşıyabilirsiniz.
“75L çok değil mi?” derseniz de inanın daha mutfak malzemelerini katmadık işin içine. Size anca yetecektir o çanta.
Peki nedir bu litre olayı?
Sırt çantalarının kapasitesi genellikle litre cinsinden ölçülür; bunun da birkaç nedeni vardır:
1- Standardizasyon: Litre, hacmi ölçmek için evrensel bir standart sağlar ve tüketicilerin farklı marka ve stildeki sırt çantaları arasında kapasiteleri karşılaştırmasını kolaylaştırır.
2- Hacim ve ağırlık: Litre cinsinden ölçüm, sırt çantasının taşıyabileceği ağırlıktan ziyade mevcut alanın hacmine odaklanır. Bu önemlidir çünkü aynı hacim, içine konulan malzemelere bağlı olarak farklı ağırlıkları tutabilirler.
3- İşlevsel kullanım: Sırt çantaları, giysilerden teçhizata kadar çeşitli eşyaları tutmak için tasarlanmıştır ve kapasiteyi litre cinsinden ölçmek, kullanıcıların taşımayı planladıkları eşya türüne göre ne kadar eşya sığdırabileceklerini anlamalarına yardımcı olur.
4- Netlik: Litre kullanımı, tüketiciler için daha az sezgisel olabilecek boyutları veya diğer ölçümleri belirtmeye gerek kalmadan kapasiteyi net ve öz bir şekilde iletmenin bir yolunu sağlar.
Genel olarak kapasitenin litre cinsinden ölçülmesi, bir sırt çantası arayan tüketici için alışveriş deneyimini de basitleştirir diyebiliriz.
Yürüyüşe çıkan bir doğasever için 25L’lik bir sırt çantası yeterli olurken kampa gidecek bir doğasever için tüm malzemelerini yanına alabilmesi adına en az 75L yeterli olacaktır. Bu oran, yanınızda ne götürmek istediğinize bağlı olarak yukarı ya da aşağı yönlü değişebilir. Ancak kişisel eşyalar, mutfak malzemeleri, temizlik kitleri, çay-kahve ekipmanları derken yeriniz kalması adına en az 75L’lik bir çantaya ihtiyaç duyacağınız gün gibi ortadadır.
Tüm bunları hallettiğimizi var sayarsak bir sonraki yazımızda eksiksiz bir kamp çantası hazırlamanın listesini oluşturmak üzere şimdilik satırlarıma son vermek isterim.
Sevgiyle kalın. Doğayla baş başa kalın.
Derya
Kamp yapmak isteyenler için harika öneriler.
Gökhan Süzme
Harika bir yazı, elleriniz dert görmesin 🤟